Yazan: Sedat Bodur

Hikaye Özeti : İzdivac-ı Aylak Osman Osman işsiz,aylak ve saf bir delikanlıdır.Bir türlü dikiş tutturamayan girdiği her işten kovulan bir adamdır yine işten kovulduğu bir gün beyin kızını görür ve hayatı değişir.Beyin kızına aşkını ilan etmek için arkadaşı Salih'ten yardım ister.başta bu işe sıcak bakmayan Salih yardım etmek zorunda kalır ve başlarına gelmeyen kalmaz. "Aynı Dünya'nın, Ayrı insanlarının trajikomik aşk hikayesi..."

Hikaye :

Kahramanımız Osman babasını ve annesini çok küçük yaşta kaybetmiş. Ninesinin yanında yaşıyordur.Bu Osman öyle aylak,çalışmayı sevmeyen sakar bir o kadarda bahtsız biridir.Tek yapabildiği iş ise düğünlerde ud çalarak 3-5 kuruş kazanan kendi halinde bir delikanlıdır.Her zamanki gibi işten kovulduğu bir gün sokaklarda aylak aylak gezerken beyin güzeller güzeli kızı Şadiye’yi görür ve ona aşık olur sonra başına neler gelir neler.

Beyin kızı şımarık, kendini beğenmiş bir kızdır en büyük eğlencesi ise mahallenin delikanlılarını kendine aşık edip onlarla dalga geçmesidir. Şadiye hem Osman’a hemde mahallenin kabadayısı Kulak Kesen Kadir’e mendil atar. Kadir ise Şadiye’yle nam için ilgilenmektedir bakalım Şadiye bunu öğrendiğinde neler olacak.

Beyin kızı Şadiye bunları yaparken onun her an ensesinde bir korkulu rüya gibi gezen dadısını idare etmek zorundadır. Dadısı ise bir yanda beyin kızının yaptığı hataları örtmeye çalışırken bir yandanda beye belli etmemeye çalışmaktadır.

Osman beyin kızına aşık olunca hem ustası hemde can dostu Salih’ten yardım ister fakat Salih işin ucunda bey olunca bu işten uzak durmak ister. Ama Osman’ın ısrarı tehditleri onu bu düşüncesinden caydırır. Salih Osman’a kıyasla zeki işinde gücünde sakin bir insandır.

Osman’la Salih’in bu aşk hikâyesinde kızgın, sinirli bir bey ve onun konağının bir o kadar sinirli ve olabildiğine deli bekçisi ile karşı karşıyadırlar. Ama bu durum onları yıldırmaz ve sonuna kadar mücadele ederler. Bir süre sonra bu işten zararlı çıkmaya başlayan Salih bu işten çekilir ve Osman tek başına kalır.

Tek başına kalan Osman manevi babası olarak gördüğü hattat Ahmet Usta’dan akıl almak için yanına gider Ahmet Usta’nın söylediği özlü sözleri yanlış anlayan Osman beyin konağına gider. Konağın bekçisinden dayak yer fakat mahallenin kabadayıları Osman’ı yetim ve öksüz olduğu için korur ve kollarlar. Bu nedenle Osman’a bunu yapanlara haddini bildirmek için giderler ama ne çare onlarda bir güzel dayaklarını yiyip geri dönerler.

Son olarak Osman gözünü karardır ve kızı babasından ister ama bey sen kimsin benim kızım sen fakir bi adam benim kızım ise koskoca bir beyin kızı sen kim benim kızım kim davul bile bile dengi dengine git kendine göre birini bul der ve azarlayarak yolar.

Bu sevdanın kendisine yar olmayacağını düşünen Osman bir elinde udu dalgın dalgın sokakta dolaşırken beyin konağının önüne gelir. İşte o anda her şey tersine döner.